Barış, herkesin içini ısıtan sıcak bir kavram. Herkes tüm dünyada barışın sağlanmasını savaşların ortadan kaldırılmasını istiyor. Ancak bu sadece istemekle olmuyor. Bunun için en başta atılması gereken adımlar bulunuyor. Halkların çıkarlarını esas alan politikaların hayata geçirilmesi gerekiyor. Bu noktada demokratik açılım projesi devreye giriyor.
Abdullah Öcalan’ın çağrısı ile Kandil ve Mahmur’dan Türkiye’ye gönderilen PKK’lıların Ankara’ya gelerek Türkiye Barış Meclisi’nin düzenlediği “Henüz Geç Değil Barış İçin Çözüm Ellerimizde” konferansına BDP Genel Başkanı Demir Çelik, BDP Milletvekilleri Prof. Dr. Murat Belge, Prof. Dr. Serpil Sancar ve çeşitli sivil toplum örgütlerinin temsilcileri ile birlikte katıldıkları belirtiliyor. Barış grubu temsilcilerinden Nurettin Turgut, “Barış için umutlarını yitirmediklerini ve bu ortamın yaratılması için üzerlerine düşen görevi yerine getirmeye devam edeceklerini ifade ediyor. Kandil’den gelen grubun sözcüsü Şerif Akdağ ise, “Yapılan bu konferansla barış ve demokrasiye karşı inançlarının güçlendiğini” söyleyerek, bütün çevrelerin tartışmalara katılması gerektiğini, asıl çözümün böyle sağlanabileceğini vurguluyor.
Kürt sorunu konusunda açıklamalarda bulunan Kürt siyasetçi Kemal Burkay, Hükümetin Kürt sorununun çözümü konusunda açılım karşıtı güçlerin söylemlerine aldırış etmemesi, tüm Kürt gruplarıyla doğrudan veya dolaylı olarak görüşmesi ve Kürtlerin de çözüm konusunda hükümete destek vermesi gerektiğini belirtiyor. Savaşın hiç kimseye bir faydasının olmayacağını söyleyen Burkay, savaş isteyenlerin sadece kirli menfaatlerini düşünenler olduğunu, bir an önce adil bir barışın gerçekleşmesi gerektiğini, PKK ve DTP’nin de süreci geriletecek hatalar yaptığını, İmralı koşullarının iyileştirilmesi adına eylemler gerçekleştirildiğini aktarıyor.
Kapatılan DTP’nin siyasi yasaklı lideri Ahmet Türk’ün “Türkiye’nin Vicdanı” isimli bir vakıf kurma çalışmalarının sürdüğü bildiriliyor. Vicdan hareketi başlatmak amacıyla kurulacağı söylenilen vakfın, ilk toplantısını 11 Şubat’ta yapacağı ve Yaşar Kemal, Gencay Gürsoy, Hülya Avşar, Sezgin Tanrıkulu ve Rakel Dink gibi isimlere teklif götürüldüğü, ortak akıl oluşturma, birlikte ortak çözüm üretmenin planlandığı kaydediliyor. Söz konusu vakfın da bir an önce barışı sağlamak için çalışmalar yapması hedefleniyor.
Bu arada KCK üyesi Zeki Şengali de Kürt siyasetinin Türkiyelileşme konusunda özeleştiri yapması gerektiğini belirtiyor. “Kürtler parlamento zemininde sadece Kürtlerin temsilcileri olarak durmamalı, mutlaka tüm Türkiye toplumunu kucaklayacak politika ve çalışmalarla Türkiye partisi olmalı ve Türkiyelileşmelidir.”diyen Şengali, barışa ulaşmak için şiddetten uzak ılımlı, kararlı ve temiz siyaset yapılması gerektiğini söylüyor.
Bütün bu örneklerde, düzenlenen toplantılarda, kurulmak istenilen yeni oluşumlarda dikkat çeken herkesin dilinde tek bir kelimenin(Barış) var olduğu. Madem ortak bir geçmişe sahibiz neden ortak bir geleceğimiz olmasın?
Değerli okuyucumuz,
Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
· Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
· Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
· Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
· Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
· Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
· Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
· Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
· Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.
Yorumlar
+ Yorum Ekle