En Sıcak Konular

Helin Demir

Gündeme Bakış
Helin Demir
25 Şubat 2010

Bir Suçluyu Savunurken Suç İşlemek



 Avukatlık kutsal bir meslek. Her şeyden önce insan ilişkilerine dayanıyor. Haklıyla haksızı, suçluyla suçsuzu ayırt edebilmek ve bütün bunları yaparken de adaletin çizdiği yoldan ayrılmamak gerekiyor. Objektif davranmak, kayırmamak, duygulara kapılmamak, çevreden etkilenmemek, mesleği ahlaklı bir şekilde sürdürmek için en önemlisi dürüst çalışmak şart oluyor. Avukatlık mesleğine aykırı tutum ve davranışı bulunmamak, gerek avukatlık yasası, gerekse meslek kurallarına aykırı eylem ve işlemler gerçekleştirmemek önem arz ediyor. Peki bütün avukatlar bu kurallara uyuyor mu? Örneğin Abdullah Öcalan’ın avukatları neler yapıyor? Gelin izleyelim ve bir suçluyu savunurken aynı zamanda suç işlemenin nasıl bir şey olduğunu görelim. Fırat Haber Ajansı’nda yer alan bir haberlere göre çeşitli illerde 15 Şubat’ın yıl dönümü nedeniyle Abdullah Öcalan’ın avukatlarının konuşmacı olarak katıldığı panellerin düzenlendiğinden bahsediliyor. Avukatlar konuşmalarında; 15 Şubat komplosunu “korsanlık” olarak tanımlayarak, 30 yılı aşkın süredir devam eden bu mücadelenin tezgahlanan bu tür oyunlarla boşa çıkartılamayacağını belirtiyor. Öcalan’a yönelik komploda çok sayıda devletin parmağı olduğuna vurgu yapan Asrın Hukuk Bürosu Avukatları, “Müvekkilimiz Sayın Öcalan bunu çok net gördü. Bu nedenle de yaptığı savunma sadece Türkiye’de yapılmadı. Sayın Öcalan’ın savunması tüm dünyaya yapılmış bir savunmadır. Ayrıca şunu da bir kez daha gösterdi ki planlanan Kürt-Türk çatışmasına müvekkilimiz hiçbir koşulda izin vermeyecektir. Planlanan buydu ancak komplo boşa çıkartıldı” şeklinde konuşuyor. Avukatlar, 15 Şubat’la ilgili sözleriyle halkı açık açık tahrik ederek terör örgütü PKK’nın propagandasını yapıyor ve suç işliyor. Kürt halkına karşı sürekli bir oyalama ve kandırma politikası içinde olunduğuna dikkat çeken ve PKK yanlısı şahıslar gibi konuşan Avukatlar, AKP dışındaki diğer partilerin de “tek millet, tek devlet” anlayışını sürdürmek istediklerini vurguluyor. Avukatlar, Öcalan’ın sağlık sorunlarının devam ettiğine işaret ederek İmralı Adası’nın yapısı gereği insanı çürüttüğüne dikkat çekiyor. PKK yandaşları da bu konuda aynen Abdullah Öcalan’ın avukatları gibi düşünüyor. Oysa halkın ödediği vergilerden ayrılan paralarla İmralı Cezaevi’nin Avrupa standartlarına erişebilmesi için kaç milyon dolar harcandığı biliniyor. Buna ilaveten Dışişleri Bakanlığı’nın çağrısı üzerine İmralı Adası’ndaki yüksek güvenlikli F Tipi Cezaevi’nde iki gün incelemede bulunan Avrupa İşkenceyi Önleme Komitesi üyelerinin de olumlu gözlemle ayrıldıkları kaydediliyor. Avrupalılar, merkezi sistemle ısınan, 24 saat sıcak suyu akan koğuşları, mahkûmların avukatlar ve yakınlarıyla yaptığı görüşme odalarını ve dünya standartlarında olan cezaevi koşullarını beğendiklerini, bunu da raporlarına yansıtacaklarını söylüyor. Ayrıca zaman zaman basında çıkan haberlerden Öcalan’ın düzenli olarak sağlık kontrolünden geçirildiği de bilinenler arasında yer alıyor. Abdullah Öcalan’ın avukatlarının tıpkı bir örgüt mensubu gibi ancak bu kadar örgütünü tanıtabileceği, propaganda yapabileceği ve örgüte üye kazandırabilmek için çabalayabileceği düşünülebiliyor. İmralı’da yaşamını sürdüren şahısla dış dünyanın irtibatı sağlayan avukatların yargılanabileceği değerlendiriliyor. Çünkü halk toplantısı, seminer ve panel gibi etkinliklerdeki konuşmaları suça açık delil teşkil ediyor.

Bu yazı 1,276 defa okundu.






Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.





    Diğer köşe yazıları

     Tüm Yazılar 
    • 19 Temmuz 2011 PKK’NIN ŞİDDET KARARI VE BDP’NİN ÇIKMAZLARI
    • 12 Temmuz 2011 PKK VE BDP’NİN PROPAGANDA ARACI: ÇOCUKLAR!
    • 12 Temmuz 2011 BDP’DE SEÇİM SONRASI YAŞANAN RAHATSIZLIKLAR
    • 4 Temmuz 2011 SEÇİMDEN SONRA BDP’DE NELER OLUYOR?
    • 28 Haziran 2011 ÖRGÜTTEN KOPUŞLAR HIZLANIYOR
    • 15 Haziran 2011 SEÇİMDEN SONRA BDP’YE BAKIŞ
    • 12 Haziran 2011 Demokratik Özerklik, Kent Meclisleri, Adalet Komisyonu= Bölücülüğün Kanıtları
    • 7 Haziran 2011 BDP’NİN SEÇİM FİYASKOSU
    • 3 Haziran 2011 TERÖR ÖRGÜTÜNDE BOZUK DÜZEN
    • 25 Mayıs 2011 İMAM KATİLİ PKK
    • 25 Mayıs 2011 PKK-BDP/SEÇİM HİLELERİ-ÇATIŞMALAR-ANLAŞMAZLIKLAR
    • 13 Mayıs 2011 Seçimlere Az Kala BDP'de Neler Oluyor?
    • 9 Mayıs 2011 pkk hizbullah çatışması dinmiyor
    • 4 Mayıs 2011 DANİMARKALI BAKAN: “ROJ TV’Yİ KAPATMAK YARGININ İŞİ”
    • 2 Mayıs 2011 PKK- BDP –HİZBULLAH/GERİLİM
    • 28 Nisan 2011 SÖYLEMLER BAŞKA YAŞANANLAR BAŞKA
    • 21 Nisan 2011 PKK- BDP –HİZBULLAH ÇATIŞMASI
    • 18 Nisan 2011 SALDIRGAN TUTUM SERGİLEYEN BDP KÜRTLERİ NASIL TEMSİL EDECEK?
    • 14 Nisan 2011 PKK’NIN SON YALANI: ÖCALAN’IN KÖYÜ’NE AYRIMCILIK
    • 13 Nisan 2011 TERÖRE HİZMET EDEN SAHTE İMAMLAR

    Yazarlar

    En Çok Okunan Haberler

    Şirket Haberleri ŞİRKET HABERLERİ


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    11,689 µs