En Sıcak Konular

Arif Tarakcı

Arifane
Arif Tarakcı
1 Ocak 1990

Türkiye’de Su



 

     Canlıların yaşamının “olmazsa olmaz”larından olan suyun ve su kaynaklarımızın, ülkemizdeki  genel durumu hakkında rakamlar ve verilerle bilgi vermeye  çalışalım.

    Türkiye’de dağlarda bulunan küçük göllerle birlikte 120’den fazla doğal göl bulunmaktadır.

     Doğal göller dışında Türkiye’de 591 kadar baraj gölü bulunmaktadır.

     Türkiye göllerinin yanısıra akarsuları açısından da zengin bir ülkedir. Kaynakları Türkiye topraklarında olan birçok akarsu değişik denizlere dökülür.

                  Dünyadaki toplam su miktarı 1,4 milyar km 3 tür. Bu suların % 97,5’u okyanuslarda ve denizlerde tuzlu su olarak, % 2,5’u ise nehir ve göllerde tatlı su olarak bulunmaktadır. Bu kadar az olan tatlı su kaynaklarının da % 90’ının kutuplarda ve yeraltında hapsedilmiş olarak bulunması sebebiyle insanoğlunun kolaylıkla yararlanabileceği elverişli tatlı miktarının ne kadar az olduğu anlaşılmaktadır.

             Türkiye’de yıllık ortalama yağış yaklaşık 643 mm olup, yılda ortalama 501 milyar m 3 suya tekabül etmektedir. Bu suyun 274 milyar m 3 ü toprak ve su yüzeyleri ile bitkilerden olan buharlaşmalar yoluyla atmosfere geri dönmekte, 69 milyar m 3 lük kısmı yeraltısuyunu beslemekte, 158 milyar m 3 lük kısmı ise akışa geçerek çeşitli büyüklükteki akarsular vasıtasıyla denizlere ve kapalı havzalardaki göllere boşalmaktadır. Yeraltısuyunu besleyen 69 milyar m 3 lük suyun 28 milyar m 3 ü pınarlar vasıtasıyla yerüstü suyuna tekrar katılmaktadır. Ayrıca, komşu ülkelerden ülkemize gelen yılda ortalama 7 milyar m 3 su bulunmaktadır. Böylece ülkemizin brüt yerüstü suyu potansiyeli 193 (158+28+7) milyar m 3 olmaktadır.

            Yeraltısuyunu besleyen 41 milyar m 3 de dikkate alındığında, ülkemizin toplam yenilenebilir su potansiyeli brüt 234 milyar m 3 olarak hesaplanmıştır. Ancak, günümüz teknik ve ekonomik şartları çerçevesinde, çeşitli amaçlara yönelik olarak tüketilebilecek yerüstü suyu potansiyeli yurt içindeki akarsulardan 95 milyar m 3, komşu ülkelerden yurdumuza gelen akarsulardan 3 milyar m 3 olmak üzere yılda ortalama toplam 98 milyar m 3, 14 milyar m 3 olarak belirlenen yeraltısuyu potansiyeli ile birlikte ülkemizin tüketilebilir yerüstü ve yeraltı su potansiyeli yılda ortalama toplam 112 milyar m 3 olmaktadır.

            Su varlığına göre ülkeler aşağıdaki şekilde sınıflandırılmaktadır;

o        Su fakiri: Yılda kişi başına düşen kullanılabilir su miktarı 1 000 m 3' ten daha az

o        Su azlığı: Yılda kişi başına düşen kullanılabilir su miktarı 2 000 m 3' ten daha az

o        Su zengini: Yılda kişi başına düşen kullanılabilir su miktarı 8 000- 10 000 m 3' ten daha fazla

               Türkiye su zengini bir ülke değildir. Kişi başına düşen yıllık su miktarına göre ülkemiz su azlığı yaşayan bir ülke konumundadır. Kişi başına düşen yıllık kullanılabilir su miktarı 1500 m 3 civarındadır.

             Devlet İstatistik Enstitüsü (DİE) 2030 yılı için nüfusumuzun 100 milyon olacağını öngörmüştür. Bu durumda 2030 yılı için kişi başına düşen kullanılabilir su miktarının 1000 m 3/yıl civarında olacağı söylenebilir. Mevcut büyüme hızı, su tüketim alışkanlıklarının değişmesi gibi faktörlerin etkisi ile su kaynakları üzerine olabilecek baskıları tahmin etmek mümkündür. Ayrıca bütün bu tahminler mevcut kaynakların 25 yıl sonrasına hiç tahrip edilmeden aktarılması durumunda söz konusu olabilecektir. Dolayısıyla Türkiye’nin gelecek nesillerine sağlıklı ve yeterli su bırakabilmesi için kaynakların çok iyi korunup, akılcı kullanılması gerekmektedir.

               Özellikle de son yıllardaki  küresel ısınmadan kaynaklanan iklim bozukluklarının neticesi olarak kuraklığın olması, kar ve yağmur yağışlarının azalması,

                Büyük şehirlere olan aşırı göç  yığılmalarından dolayı su tüketimi ihtiyacının artması,

                Yine bu göçlerden dolayı barajların su toplama havzalarının, yapılaşmaların işgaline uğramasıyla, barajların ,yağmur sularıyla yeterince beslenememesi,

                 Giderek ormanlık alanların tahrip edilmesi ve ormanlık alanların azalmasıyla birlikte iklimde değişmelerin olması ve yağmurların azalması gibi olumsuzluklar da ülkemiz için gelecelte su sıkıntısının ciddi boyutlara ulaşabileceğine bir işarettir.Aslında yaz mevsiminde büyük şehirlerimizde yaşanan,ve hala devam etmekte  olan su sıkıntısı da ;gelecekteki beklenen su probleminin bize çok uzakta olmadığını anlatmaktadır .Dolayısıyla her bireyin de yaşamını bu gerçeklere göre  düzenlemesi ve su tüketimine azami dikkat etmesi gerekmektedir.

E              Eskiler  dua maksadıyla : "Su gibi ömrün olsun" derlerdi ya.Ortalama yaşam süremiz de sularımız gibi azalmakta artık.Dolayısıyla cümlemi bitirken ,"su gibi ömrünüz olsun diyemiyorum;hem sularımızın azalmasından hem de kirlenmesinden dolayı.

S      Sağlıklı bir ömür dilerim.

a       Arif  Tarakcı

V     

        (Veri kaynakları : www.dsi.gov.tr)

a

 

 

(((

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 



Bu yazı 2,732 defa okundu.






Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.





    Diğer köşe yazıları

     Tüm Yazılar 
    • 27 Kasım 2023 SOYKIRIM VAHŞETİ DAMAR ARIYOR!!!
    • 12 Mart 2023 AĞITLAR YAKILSIN!!!
    • 10 Mart 2023 YAZSAM NE ÇARE!
    • 16 Ocak 2022 Ben Hopa HEMŞİN'im!
    • 17 Şubat 2021 Ben Hemşin'im, Dağlarımda Kar!
    • 5 Mart 2020 ÖZGÜR AKSIN DERELER
    • 19 Şubat 2020 Kanal İstanbul
    • 5 Şubat 2020 ÇIĞ ŞEHİTLERİ!
    • 11 Kasım 2016 EY KOCA TÜRK, ATATÜRK!
    • 25 Mart 2016 ENES DESTANI!
    • 3 Mart 2016 BORDO BERELİ ENES!
    • 15 Aralık 2015 Git Artık Git Bahçeli!
    • 15 Kasım 2015 Dibe Vuran Siyaset
    • 5 Ekim 2015 Hemşin Horonu' yla Şehitlerin Vedası!
    • 12 Eylül 2015 SAKIN HA SAKIN!
    • 9 Eylül 2015 AH DAĞLICA! DAĞLICA!
    • 25 Ağustos 2015 DİRİLİŞ HEMŞİN!
    • 13 Mayıs 2015 Soma'da Çığlık! Soma'da Pişkinlik!
    • 9 Mart 2015 Hocalı'da Bir Kardelen!
    • 3 Mart 2015 Hocalı Soykırımı!

    Yazarlar

    En Çok Okunan Haberler

    Şirket Haberleri ŞİRKET HABERLERİ


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    7,854 µs