2023 Kayıtlara Geçen En Sıcak Yıl Olarak İlan Edildi
16 Ocak 2024 10:34 tsi
Avrupa Birliği Copernic İklim Değişikliği Servisi (C3S) 2023’ün kayıtlardaki ve muhtemelen 100 bin yıldaki en sıcak yılı olduğunu açıkladı.
İklim Haber, her hafta Yeşil Mutabakat, fosil yakıt ve yenilenebilir enerji sektörleri ve yeşil iyileşme çerçevesinde yaşanan gelişmeleri bir araya getirip okuyucularına sunuyor.
İşte geçtiğimiz hafta yaşananlar:
“Türkiye’nin Önceliği Nükleer Değil, Yenilenebilir Enerji Olmalı”
SHURA Enerji Dönüşümü Merkezi Direktörü Alkım Bağ Güllü, Türkiye’nin yenilenebilir enerjide yatırım hızını ciddi şekilde artırması gereken bir döneme girdiğini söylerken, “Bu doğrultuda her yıl için bir hedef konulmalı ve sene sonunda her yılın değerlendirilmesi yapılmalı” dedi. Güllü aynı zamanda Türkiye’nin önceliğinin nükleer değil, yenilenebilir enerji olması gerektiğinin altını çizdi.
2023 Kayıtlara Geçen En Sıcak Yıl Olarak İlan Edildi
Avrupa Birliği Copernic İklim Değişikliği Servisi (C3S) 2023’ün kayıtlardaki ve muhtemelen 100 bin yıldaki en sıcak yılı olduğunu açıkladı. Yıl içerisine iklim rekorlarının defalarca kırılmasının ardından bilim insanları yıl sonu için bu sonucun gelmesini bekliyordu. Haziran ayından bu yana her ay, önceki yıllardaki ilgili aya kıyasla dünyanın en sıcak ayı oldu. C3S Direktörü Carlo Buontempo “Diğer çok sıcak yıllarla karşılaştırıldığında bile bu, iklim açısından çok istisnai bir yıl oldu” dedi. C3S, 2023’ün 1850 yılına kadar uzanan küresel sıcaklık kayıtlarında en sıcak yıl olduğunu doğruladı. Ağaç halkaları ve buzullardaki hava kabarcıkları gibi kaynaklardan elde edilen paleoklimatik veri kayıtları kontrol edildiğinde ise Buontempo, bunun “büyük olasılıkla” son 100 bin yılın en sıcak yılı olduğunu söyledi. Ortalama olarak 2023 yılında gezegen, insanların fosil yakıtları endüstriyel ölçekte yakmaya başladığı ve atmosfere karbondioksit pompaladığı 1850-1900 sanayi öncesi döneme göre 1,48 derece daha sıcaktı.
Türkiye’nin İlk Termik Santralının Müze Olması için Kampanya Başlatıldı
Cumhuriyet’in ilk termik santralı olan ÇATES A binası bakımsızlıktan çürümeye terk edildi. Zonguldak Kültür ve Eğitim Vakfı (ZOKEV) ve Prof. Dr. Hakan Kutoğlu, yaptıkları girişimlerle koruma altına aldırmayı başardıkları bu “endüstri mirası” yapının “Enerji Müzesi”ne dönüştürülmesini talep etti. “Bugünkü sanayileşmiş Türkiye’nin, kendini var eden Zonguldak’a çok borcu var. Bu proje aynı zamanda bu borcun ödenmesi için atılacak bir adım sayılmalıdır” diyen STK’lar bir an önce harekete geçilmesi çağrısında bulundu.
IEA: Yenilenebilir Kapasitesi 2022’ye Kıyasla Yüzde 50 Arttı
Uluslararası Enerji Ajansı’nın (IEA) yeni raporuna göre, dünya yenilenebilir enerji kapasitesinde yaklaşık son 30 yıldaki en hızlı büyüme görülüyor. 2023’te toplamda 510 gigawatt yenilenebilir enerji kapasitesi devreye alınırken, bu 2022’ye kıyasla yaklaşık %50’lik bir artış anlamına geliyor. 2023’teki bahsi geçen artışın %75’i ise güneş enerjisinden geldi. Küresel yenilenebilir enerji kapasitesindeki büyümede Çin başı çekerken, Avrupa, ABD ve Brezilya’daki yenilenebilir enerji kapasite artışı da rekor seviyeye ulaştı. İklim değişikliğiyle mücadelenin yanı sıra ülkelerin enerji arz güvenliğinde kritik rol oynayan yenilenebilir enerjide büyümenin giderek hızlanacağı öngörülürken, 2028’e kadar dünyanın yenilenebilir enerji kapasitesinin 7 bin 300 gigawatt’a ulaşacağı hesaplanıyor.
Davos 2024: “Aşırı Hava Olayları ve Yanlış Bilgi Küresel Risklerin Başında Geliyor”
Aşırı hava koşulları 2024’te en büyük risk olarak tanımlanırken, yanlış bilgi ve dezenformasyon ikinci sırada yer aldı. Birçok seçimin yapılacağı bu yılda milyarlarca insanın sandık başına gidecek olması bu durumu daha büyük bir tehdit haline getiriyor. Raporda, “Yanlış bilgi ve dezenformasyonun yaygın kullanımı ve bunları yaymaya yönelik araçlar, yeni seçilen hükümetlerin meşruiyetine zarar verebilir” uyarısında bulunuldu. Bu hafta yapılacak yıllık WEF toplantısı öncesinde Zurich Insurance Group ve Marsh McLennan ile ortaklaşa hazırlanan raporda, “Sonuçta ortaya çıkan huzursuzluk, şiddetli protestolardan nefret suçlarına, sivil çatışmalara ve terörizme kadar genişleyebilir” diye eklendi. 10 yıllık bir ufukta, biyolojik çeşitlilik kaybı ve Dünya sistemlerindeki kritik değişiklikler de dahil olmak üzere çevresel riskler sıralamada en üst sırada yer alırken, yanlış bilgi, dezenformasyon ve yapay zekanın (AI) olumsuz sonuçları bunu takip etti. (İKLİM HABER)
Bu haber 1,659 defa okundu.
Yorumlar
+ Yorum Ekle