Zulmetten Aydınlığa
Nurullah Aydın
14 Nisan 2014
Hukuk Düzeni Yargı ve Yürürtme
Hukuk Düzeninde Adalet Kaosu yaşatılıyor.
Herkes, insan hakları, demokrasi, hukuk, adalet, ekonomi dersi vermekle meşguller. Birileri birilerine laf yetiştirme çabasında. Gazetecisi, akademisyeni, siyasetçisi konuşuyor. Akut çene enfeksiyonu (Ağız ishali) ülkeyi sarmış gibi.
İktidarı ile muhalefeti ile siyaset kurumu, saltanat sürmeye devam ediyor.
Anayasa Mahkemesi, Yargıtay, Danıştay, Yüksek Seçim Kurulu ve Uyuşmazlık Mahkemesi; görev yetki ve sorumluluk alanlarıyla hukuk devletinin yargı ayağını oluştururlar.
Yüksek Mahkemeler verdikleri kararlarla sürekli eleştiri konusu ediliyor. Peki ama neden?
Bir kesim diyor ki; Milli irade vardır, sandık karar verir. Seçilmiş mutlak otoritedir. Yargı da Seçilmiş otorite emrinde olmalıdır. Onun üzerinde yargı olamaz.
Bir kesimde tam tersini söylüyor. Hukuk devletinde siyasi iktidarın denetimi olmazsa çoğunluk diktatörlüğü olur. Yargı bağımsız olmalıdır.
Tartışma bu noktada yapılmaktadır.
Yargı; dün de eleştiriliyordu, bugün de eleştiriliyor. Değişen nedir ki? Adalet, hakkaniyet, dürüstlük, namusluluk, vicdanlar bir tarafa bırakılmış herkes kendi yandaşını korumak ve kollamakla meşgul!
Her konuda konuşan uzman var.
Ülkede yaşanan toplumda algılanan durum şu;
Bir kesimin iddiasına göre; yürütme açıkça yargıya müdahale ediyor. Hukuk devleti bir tarafa bırakılmış, gücün hukukuna dayalı kararlar, esef verici boyuttadır. Kurumlar olmaktan çıkmış, öç alma ve yandaşları koruma kollama kuruluna dönüştürülmüştür.
Şimdi bu yargı; hakka ve adalete göre karar veren dürüst namuslu hukukçulardan mı oluşuyor dersiniz? Lehe karar veren hakim savcı övüldükçe övülüyor, aleyhe karar veren hakim savcı ise suçlanıyor. Bu nasıl mantık böyle?
Yıpratma, sindirme, susturma, etkisizleştirme ve biat ettirme stratejisi tüm boyutlarıyla sürüyor.
Kurumlar arası çatışma, kurum içi çatışma kamuoyu önünde sürüyor.
Yetkililerin, meclisin meşruiyeti sorgulanıyor.
Kamuoyunda yanlış algı yaratılmaya çalışılıyor.
Şimdi bazılarına göre bunlar önemli değil. Ya ne önemli? Onlara göre; hukuk çalışıyormuş, nasıl çalışıyorsa!
Örgüt yöneticisinden birine Türkiye Cumhuriyeti devleti emekli milletvekili maaşı ödüyor.
Cezaevinde iken, terör örgütü üyesi olarak yargılanırken, milletvekili olarak seçilen kişi mecliste, maaş alıyor.
Demokratik ülkelerde görülmeyen dokunulmazlık garabeti güvencesi altında milletin maaşıyla suç işlemeye devam ediyorlar. Ama siyaset kurumu çalışmıyor, çalıştırılmıyor.
Bu durumda; siyaset kurumu görevini yapıyor mu?
Yönetim; herkes için adil bir şekilde işlemeli, işletilmelidir.
Yargı'da; kendi görevine göre işlemeli. Fazla konuşmamalı. Yargı'yı gereksiz tartışmaların dışında tutmak gerekir. O da tamam. Ama ya siyaset kurumu?
Kamuoyunu yanıltıcı ve bilgi kirliliği olabildiğince siyasetçiler ve medya tarafından yapılıyor.
Unutulmamalıdır ki; ülkede suç işleme özgürlüğüne sahip dokunulmaz yüzlerce dosyalı bir meclis var. Bu meclis meşru mu? Şüpheli bürokratı, işadamı, gazetecisi var.
Halk; adalet beklerken, kimin suçlu olduğunu bilmiyor veya unutuyor veya önemsemiyor. Sonrada adalet bekliyor. Ne diyelim: kendin ettin, kendin buldun.
GüNüN SözÜ: Korku olmazsa, cesaret olmaz.
Bu yazı 1,120 defa okundu.
Diğer köşe yazıları
Tüm Yazılar
-
15 Ekim 2018
İKTİDAR SAVAŞI VE PROPAGANDA
-
9 Ekim 2018
SİYASAL/EKONOMİK ŞEKİLLENDİRME
-
1 Ekim 2018
ABD-NATO VE TÜRKİYE
-
4 Aralık 2017
ÖVÜLENLER, ELEŞTİRENLER, SUÇLANANLAR KİM NE?
-
29 Ağustos 2017
Mikrodalga ile Beyin Kontrolü
-
21 Ağustos 2017
Kimler Neleri Tartışıyor
-
14 Ağustos 2017
Egemenlik Duygusu Stratejik Aldatma ve Yanıltma
-
7 Ağustos 2017
Sinsi Hainler ve Robotlaştırılanlar
-
31 Temmuz 2017
Mürteciler Yobazlık ve Kimlik Parçalanması
-
24 Temmuz 2017
Sapkın İslamcı araplarçıların Çığırtkanlığı
-
17 Temmuz 2017
Ders Almasını Bilmek
-
10 Temmuz 2017
Güveni İstismar Edenler
-
3 Temmuz 2017
Kirletilen Solan Adalet
-
29 Haziran 2017
Küresel Odaklar ve Türkiye
-
19 Haziran 2017
Çığırtkanlar Güven ve Umut
-
12 Haziran 2017
Yalan Rüzgarı, Kin, Nefret Fırtınası
-
5 Haziran 2017
Vahhabi Selefi Haşhaşiler Zihniyeti ve Türkiye
-
29 Mayıs 2017
Bilgi Algı Medya Hukuk
-
22 Mayıs 2017
Duyarlı Olmak Ama Neden Nelere?
-
15 Mayıs 2017
Kuklalar Görevliler ve Karar Vericiler
Yorumlar
+ Yorum Ekle