En Sıcak Konular

Nurullah Aydın

Zulmetten Aydınlığa
Nurullah Aydın
5 Aralık 2016

Neyin Mücadelesi Bu?



Hukuk kuralları, ahlak kuralları, inandıkları din kuralları onlar için anlamsız. Her gün kimlik değiştiriyorlar. Bir gün söylediklerini ertesi gün yalanlayabiliyorlar. Ve köleleşmiş beyinler her iki durumda alkışlıyor.

 

Takiyye, kumpas revaçta.  Kime kardeş, dost diyorlarsa, yakınlaşıyorlarsa kısa sürede tersine dönüyorlar, ihanet ediyorlar, Yok edilmesine zemin hazırlıyorlar.

 

Türkiye'de ne oluyor? 80 yıldır kin ve öfke içinde olan, kimliksizler, kişiliksizler, Araplar, Ermeni, Rum dönmeleri İslamcı kimlikleri ile gücü ellerine geçirmesi ile her zaman olduğundan biraz daha farklı, kapsamlı, girift mücadeleyi ajanları ile sürdürüyor.

 

Neyin mücadelesi bu? Türkiye cumhuriyeti’nin kuruluş dönemini tartışıyorlar. Devlet, millet düşmanı hainleri, kahraman ilan ediyorlar. Devletin kurtuluş savaşını yok sayıp fitne çıkarmaya zemin hazırlıyorlar.

 

Çok yönlü asimetrik psikolojik savaşın tüm unsurlarını kullanılmış oluyorlar.

 

Sinsice planlanan ve uygulamaya konulan operasyonları, mankurtlaşmış beyinler tersine algılıyor. Bazılarına göre ise onlara direnmek olanaksız. Devşirme eğitimi bu algıyı emrediyor!

Düne kadar; Sabetayistler, siyonistler ülkeyi yönetiyor diye bağırıyorlardı.

Bugün; Arap, Ermeni ve Rum dönmeleri, liboş, dönek solcu ve cemaatçi, tarikatçı kimliği altında devleti ele geçirmiş, Türk Milleti’nin birlik ve beraberliğini bozuyor.

Bir devşirme gidiyor bir diğeri yerini dolduruyor.

Yüzde seksenyedilik Türkler ise seyrediyor!

 

Türk düşmanı soysuzlar; tarih boyunca hep aynı oyunu uygulamıştır.

Türkleri; doğal müttefiki olan, etle tırnak gibi olduğu halklardan birer birer kopartmak! Şimdilerde ise ülkeyi yönetenlere övgü düzüyorlar. Peki ama neden?'

 

1922 yılında; içteki dönmeler sevinçle işgalcilere kucak açarken çözüm olarak Amerikan mandası, İngiliz idaresi istiyorlardı.

 

2016 yılında; ne ilginç şimdi de, hayalleriyle yaşayanlar, yıllar sonra liboş, dönek solcu ve dinci işbirliği ile Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ni, kıskaç altına aldılar. Çaresiz aydınlara, umutsuzluk operasyonu yaptılar, yapıyorlar. Birileri had safhada çok ama çok seviniyor. ...

 

İleri Demokrasi projesi ile Avrupa Birliği uyum yasaları ile uygula diyorlardı. Yani; çözüm olarak önerilen, devleti kimliksizleştir, kendini parçala diyorlar!

 

AB ve ABD Yeni bir Anayasa istiyordu ya şimdi. Peki ama neden?

Siyasi partiler içindeki milli unsurlar tasfiye ediliyor. İktidar da muhalefet de Brüksel ve Washington’a bakıyordu. Şimdi Moskova ve Pekin gündemde.

Ümmet dediler İslam birliği dediler. Suudi Arabistan ve Katar’la birlikte İslamcı terör örgütlerini eğittiler, ülkelerde iktidar savaşı başlattılar, yaktılar yıktılar ancak başarılı olamadılar. Yakılıp yıkılan kentleriyle binlerce katledilen insanlarıyla iç savaşlar sürüyor.

Hiç bir İslam ülkesinde İslamcı terör örgütleri dışında itibarları güvenirlikleri kalmadı.

 

ABD,  AB ve NATO’ya bağlı aydınlar, gazeteciler, işadamları, akademisyenler ve nihayet bir iktidar ve muhalefet, şaşkın durumdalar.

 

Yani ABD ve AB; yüzlerce yıllık deneyimi ile uyguladığı yüzlerce proje ile başaramadığını şimdilerde başaracağına inanıyor. Çünkü ilk defa Türk Milleti’nin ana unsurlarını zihnen devşirmenin rahatlığı içinde. Endişesi ise; Türk Milleti’nin feraseti! Yani engin sağduyusu!

 

Batı; aydınları, akademisyenleri gazetecisi, siyasetçisi, cemaatçisi devşirilen Türk Milleti’nin, kurgulanan bu düzeneğe gelmeyeceği endişesini yaşıyor.

 

Görülen o ki; Türk Milleti’nin direnç gücü hem batıyı hem kabesi Batı olanları korkutuyor. O nedenle de ülkeyi yönetenlere, Türk Milletini küçük azınlık topluluklarla aynı orandaymış gibi tanımlama getirtiyor.

 

Proje; Türk Milleti’nin devletin'den kopartılması, azınlıkların çoğunluğu yönetmesini sağlayan devlet yapılanmasını sağlamak. Ulus devlet ve üniter yapıyı tersyüz etmek. Türk milleti’ne ait ne varsa anayasadan yasalardan çıkartmak, Türk Milleti’nin tarihi kimliğini unutturmak, Arap tarihini İslam tarihi gibi, Avrupa tarihi kültürü ve değerlerini çağdaş değerler ve kültürmüş gibi benimsetmek! Türk yurdunu kimliksizleştirerek yığınların ülkesi haline getirmek!

 

Türk Milleti’ne güvenmeyen ve aşağılayanlar ya onu hiç tanımayanlardır ya da bu söylemin yıkıcı gücünden faydalananlardır.

 

Sıkıştırılmaya, sarsılmaya devam eden Türk Milleti, tüm unsurlarıyla biraraya gelerek, vatanı vatan olmaktan çıkarmak isteyenleri, kendi milletini kimliksizleştirenleri bilmelidir.

 

Durum, geçen yüzyıl başından daha kötü değildir.

Bu millet; dün neydiyse bugün de  O’dur yarın da O olacaktır.

 

Türk Milleti’nin temel karakteristliği; bağımsızlık tutkusu ve onu sağlayan tarihi birikimi ve kültür değerleri ve bunları sarsılmaz bir iradeyle savunacak donanımlı yiğitleridir.

 

Günün Sözü: Karamsarlık ve umutsuzluk, zayıf insanlarda olur, idealleri olan insanda yoktur.



Bu yazı 1,118 defa okundu.






Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.





    Diğer köşe yazıları

     Tüm Yazılar 
    • 15 Ekim 2018 İKTİDAR SAVAŞI VE PROPAGANDA
    • 9 Ekim 2018 SİYASAL/EKONOMİK ŞEKİLLENDİRME
    • 1 Ekim 2018 ABD-NATO VE TÜRKİYE
    • 4 Aralık 2017 ÖVÜLENLER, ELEŞTİRENLER, SUÇLANANLAR KİM NE?
    • 29 Ağustos 2017 Mikrodalga ile Beyin Kontrolü
    • 21 Ağustos 2017 Kimler Neleri Tartışıyor
    • 14 Ağustos 2017 Egemenlik Duygusu Stratejik Aldatma ve Yanıltma
    • 7 Ağustos 2017 Sinsi Hainler ve Robotlaştırılanlar
    • 31 Temmuz 2017 Mürteciler Yobazlık ve Kimlik Parçalanması
    • 24 Temmuz 2017 Sapkın İslamcı araplarçıların Çığırtkanlığı
    • 17 Temmuz 2017 Ders Almasını Bilmek
    • 10 Temmuz 2017 Güveni İstismar Edenler
    • 3 Temmuz 2017 Kirletilen Solan Adalet
    • 29 Haziran 2017 Küresel Odaklar ve Türkiye
    • 19 Haziran 2017 Çığırtkanlar Güven ve Umut
    • 12 Haziran 2017 Yalan Rüzgarı, Kin, Nefret Fırtınası
    • 5 Haziran 2017 Vahhabi Selefi Haşhaşiler Zihniyeti ve Türkiye
    • 29 Mayıs 2017 Bilgi Algı Medya Hukuk
    • 22 Mayıs 2017 Duyarlı Olmak Ama Neden Nelere?
    • 15 Mayıs 2017 Kuklalar Görevliler ve Karar Vericiler

    Yazarlar

    En Çok Okunan Haberler

    Şirket Haberleri ŞİRKET HABERLERİ


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    6,721 µs