Düşünü-Yorum
Sabahattin Talu
24 Mart 2011
Tokat, Polise Değil!
BDP milletvekili Sırrı Sakık, geçtiğimiz yıl içerisinde TBMM Genel
Kurulu'nda yapılan bütçe görüşmeleri sırasında CHP Malatya
Milletvekili Ferit Mevlüt Aslanoğlu'nun üzerine yürüyerek yumruk
atmıştı. Mağduru oynayan Sakık; "Özür dilerim, geçmişte biraz ezildik
de" demişti.
Aynı Sakık, bu yıl yine TBMM çatısı altında, bu sefer AKP'li
milletvekilinin üzerine yürüyerek, yine yumruk attı. Ancak bu kez özür
dilemedi. Çünkü Sakık, bu filmin daha önce de seyredildiğinin farkına
varmış olmalı ki, aynı mağdur rolünü oynayarak, ezilmişlik edebiyatını
yapmaktan vazgeçti. Çünkü, Sırrı Sakık'ın artık saklayacak sırrı
kalmamıştı.
Ha bu arada "sır" denmişken, BDP'li Sevahir Bayındır'ın tazyikli su
nedeniyle yere düşerek kalça kemiğini ve belini incitmesine en çok
üzülenin de Sırrı Sakık olduğu BDP kulislerinde konuşulmuştu günlerce...
Dikkat edin, ezilen Sakık, Ankara'nın balıklı-rakılı lüks
lokantalarında, otel lobilerinde, barlarında sıkça boy gösteren, son
derece şık ve renkli giyinen, mendilini üst cebinden düşürmeyen,
tatilini Çeşme'deki yazlığında geçiren ezilmiş bir garibandı!
Derken Sebahat Tuncel çıktı ortaya. Aslına bakarsanız yeni çıkmadı
Tuncel. Kendisi PKK'dan cezaevinde tutukluydu, milletvekili olup,
geçen seçimde çıkmıştı cezaevinden.
S.Tuncel, Şırnak'ın Silopi ilçesinde düzenlenen Nevruz gösterilerinde
meydana gelen olaylar esnasında, bir Başkomiser'in üzerine yürüyerek
tokat attı. Başkomiser ise hiçbir şey yapamadı, bırakın gazı, şunu
bunu, sivilcesini dahi sıkamadı! Ancak, epeyce de düşündürdü!...
Batman'daki Nevruz gösterilerinde de bu sefer BDP'li Bengi Yıldız
sahne aldı. PKK kostümlü Yıldız, polise atmak üzere elinde taşla
görüldü. "Taş atan çocuk", yerini "taş atan milletvekili"ne
devretmişti. Bu, Bengi Yıldız'ın ilk rolü değildi, daha önce de çok
kere "bengi bengi" bağırıp, siyaset sahnesinde dolaşarak rol aldığı
görülmüştü. Bengi'ye sufle yapıldı, sufleyi Sırrı yaptı muhtemelen ve
O da yazılı metindeki rolünün gereği; "Mağdur olan bizdik" diyerek,
elindeki taşla açıklamada bulundu. Hâl bu ki, giydiği kostüme taş
değil, "Kaleşnikof" yakışırdı.
Nevruz ile alâkası yok ama, Hakkâri'nin Yüksekova ilçesinde de bir
polis memuru linç edilmiş, yerlerde sürüklenmiş, diğer polis
arkadaşları da kaçmak zorunda kalmışlardı.
Bu tarz vurdulu-kırdılı filmleri daha çok seyredecek ve beğeniyle (!)
izleyecek gibiyiz. Çünkü, Apo'nun talimatıyla "halkın savunma gücü"
oluşturulmuştu bir kere.
Hepsi bir yana, şu polise atılan "tokat" olayı ve sahnesi, bambaşka
bir yanaydı.
Aslında bu tokat, yeni atılmamıştı, yüz'e atılan bu tokat'ın
kallâvisi, ağababası, daha önce, yaklaşık 1.5 yıl önce, 29 Ekim'e 10
kala, 19 Ekim'de, acıyan yürek'lere atılmış, beyin'lerde silinmez bir
iz bırakmıştı.
O tarih, evet o tarih, tam bir milattı.
* "19 Ekim'de ne olmuştu?" diyenler, meraklarını "Günah'lı Sevap'lı
Yaşanan Ekim Ayı" ve "Hepsi Çöpe..." başlıklı yazılarımdan
giderebilirler.
Bu yazı 1,715 defa okundu.
Diğer köşe yazıları
Tüm Yazılar
-
6 Şubat 2012
Demokrasi Getirmek!
-
13 Ocak 2012
Sıra SURİYE’de mİ?
-
29 Aralık 2011
Düşmanımın Düşmanı Dostumdur
-
22 Aralık 2011
Canlı Kalkan
-
8 Aralık 2011
ROJ TV, Gören Gözlere Kel'i Gösteriyor
-
2 Aralık 2011
Kürt Sorunu’nun Çözümüne İlişkin Beyin Jimnastiği
-
24 Kasım 2011
KCK Ve Asrın Hukuk Bürosu
-
17 Kasım 2011
Çözüm mü Dediniz!
-
11 Kasım 2011
Ne Çare (N.Ç.)
-
28 Ekim 2011
Sen Olma Haslanım Cemal
-
27 Ekim 2011
PKK Terörü ve Van Depremi
-
21 Ekim 2011
Hırsızlık Şebekesi
-
14 Ekim 2011
Kürtçülere Sorulması Gereken Sorular
-
7 Ekim 2011
Artık Şuna Net Olarak İnanıyorum
-
4 Ekim 2011
Barışı Kim İstemez?
-
23 Eylül 2011
BİR MAÇ NASIL KAZANILIR?
-
14 Eylül 2011
Analar Ağlamasın da!
-
8 Eylül 2011
Artık Bir Karar Verin!
-
26 Ağustos 2011
Cılız Da Olsa İlk Kez Farklı Bir Ses
-
25 Ağustos 2011
Batman’dan Bodrum’a Özerklik
Yorumlar
+ Yorum Ekle